Hasta Hakları İhlali ve Sağlık Personelinin Kasıtlı Davranışları

Hasta Hakları İhlali ve Sağlık Personelinin Kasıtlı Davranışları

14.04.2025 tarihinde saat 16:55’te Kütahya Gaybiefendi Mahallesi Sağlık Ocağı’na, sürücü belgeme sağlık raporu almak amacıyla aile hekimim Dr. O. K. (isim kodlanmıştır) ile görüşmek üzere gittim. Doktorun odasında bir asistanı bulunmaktaydı. Doktorun mesaisinin bittiğini söyledi. Mesainin saat kaçta sona erdiğini sorduğumda, saat 16:30’da mesaisinin sona erdiğini ve sabah 07:30’da göreve başladığını ifade etti. Ertesi gün mesaisinin saat 17:30’a kadar devam ettiğini, o zaman tekrar gelebileceğimi söyledi. “Tamamdır, kolay gelsin” diyerek sağlık ocağından ayrıldım. 15.04.2025 tarihinde saat 17:00 sularında tekrar aynı sağlık ocağına sürücü belgemi yenilemek üzere gittim. Ancak, doktorun odasında ne kendisi ne de asistanı bulunmaktaydı. Odanın kapısında bulunan çalışma saatleri tablosundan, mesaisinin saat 17:30’a kadar devam ettiğini gördüm. Kapıda yer alan tabelada, doktorun isminin altında ASÇ: 0542 836 9683 numarası yer almaktaydı. Bu numarayı aradım. Telefona çıkan kişi, doktorun odasında olması gerektiğini söyledi. Ancak doktorun o anda odasında olmadığını belirttim. Yaklaşık 5 dakika sonra asistanı geldi. Telefonla doktoru arayarak, “Size dün bahsettiğim kişi geldi” dedi. Bu ifadenin ardından doktor yaklaşık 15 dakika sonra geldi ve yüz ifadesinde imalı bir tavırla “Buyurun” dedi. İçeri geçtim ve sürücü belgesi için sağlık raporu almam gerektiğini söyledim. “Bakalım” diyerek sisteme giriş yaptıktan sonra gözlerimin bozuk olduğunu, gözlüğümün yanımda olup olmadığını sordu. “Gözlük kullanmıyorum, gözlerim ne kadar bozuk anlayamadım” dedim. Bu şekilde işlem yapamayacağını, gözlük olması gerektiğini, aksi halde göz doktoruna sevk etmek zorunda kalacağını söyledi. Ben de “60 yaşındaki vatandaşlara bile gözlük istenmeden rapor veriliyor, bana neden sevk uyguluyorsunuz? Askeri personelim, her iki gözümü de aktif şekilde kullanıyorum, uzak mesafeye atışlar yapıyorum, görmemde hiçbir sıkıntı yok” dedim. Ayrıca bugüne kadar aldığım hiçbir sağlık raporunda böyle bir sorunla karşılaşmadığımı belirttim. Bu esnada, bir gün önce asistanın telefonda söylediği “Size dün bahsettiğim kişi geldi” ifadesi aklıma geldi. Bu durumun, bilerek ve isteyerek yıldırma amacı taşıdığı kanaatine vardım. Ardından boyum, kilom, bel çevrem ve tansiyonum ölçüldü. Boyum tekrar ölçülmek istenerek tatmin olunmadığı izlenimi verildi. Bu prosedürlerin herkese aynı şekilde mi uygulandığını sorduğumda, "Bunlar normal şeyler, sinirlenmeyin" diyerek psikolojik baskı uygulanmaya çalışıldı. Bu süreçte aile hekimimi değiştirmek istediğimi söylediğimde “Tabii ki değiştirin” şeklinde karşılık verildi. Daha sonra “Siz verin, buradan ne yapılması gerekiyorsa yapın” diyerek rapor işlemlerimi tamamlamasını istedim. Evrakımı teslim alarak odadan çıktım ve kısa süre sonra aile hekimimi değiştirdim. Doktor O. K. ve asistanından şikayetçiyim. Asistanın hakkımda doktorla önceden konuşmuş olması ve doktorun bu şekilde bir tavır sergilemesi, hasta haklarına ve etik kurallara aykırıdır. Tarafıma yönelik bu yaklaşımın bilerek ve kasıtlı şekilde yapıldığını düşünmekteyim. Hasta olarak sağlık hizmeti almaya çalışırken, adeta yıldırma politikası uygulanmış ve psikolojik baskıya maruz bırakılmış bulunmaktayım.