Herkesin başına gelmiştir. Bazen tuvalete gitmekte zorlanırız, birkaç gün atlarız ve "Off, yine mi kabız oldum" diye söyleniriz. Genellikle de yediklerimize, stresli bir güne veya seyahat temposuna bağlarız ve geçer gider diye düşünürüz. Peki, ya geçmezse? Ya sandığımızdan daha fazlasıysa?
Kabızlık, hafife aldığımız ama aslında altta yatan daha ciddi sağlık sorunlarının habercisi olabilen sinsi bir rahatsızlık. Gelin, birlikte bu konuyu biraz inceleyelim.
Öncelikle şunu söylemek lazım, ara sıra kabız olmak dünyanın sonu değil. Hatta oldukça yaygın bir durum. Ama kronikleşmeye başladığında, yani haftalar, hatta aylar boyunca devam ettiğinde, alarm zilleri çalmaya başlıyor demektir. İşte o zaman "geçer" demek yerine, bir doktora danışmak en akıllıca yol.
Peki, ne zaman endişelenmeliyiz?
Kabızlığın ne zaman "normal" sınırları aştığını anlamak önemli. Haftada üç kereden az tuvalete çıkıyorsanız, dışkınız sert ve kuruysa, tuvalette uzun süre kalıp ıkınmak zorunda kalıyorsanız, tam boşalamamış gibi hissediyorsanız ve hatta karın ağrısı çekiyorsanız, bunlar dikkate alınması gereken işaretler. He hele dışkınızda kan görüyorsanız veya açıklanamayan bir kilo kaybı yaşıyorsanız, hiç vakit kaybetmeden bir uzmana başvurmalısınız.
Kabızlığın altında yatan "ciddi" nedenler neler olabilir?
İşte işler burada biraz karışıklaşıyor. Kabızlık, bazen sadece lifsiz beslenmekten kaynaklansa da, bazen de daha ciddi sağlık sorunlarının bir belirtisi olabiliyor.
* İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS): IBS, kabızlık ve ishalin dönüşümlü olarak görülebildiği, karın ağrısı, şişkinlik gibi şikayetlere de yol açan bir sindirim sistemi rahatsızlığı.
* Hipotiroidi: Tiroid bezinin yeterince hormon üretmemesi sonucu ortaya çıkan hipotiroidi, metabolizmayı yavaşlatır ve bu da kabızlığa neden olabilir.
* Diyabet: Yüksek kan şekeri sinir hasarına yol açabilir ve bu da bağırsakların düzgün çalışmasını engelleyebilir.
* Parkinson Hastalığı ve Multipl Skleroz (MS): Bu nörolojik hastalıklar da sinir sistemini etkileyerek kabızlığa sebep olabilir.
* Bağırsak Kanseri: Nadir de olsa, kronik kabızlık, bağırsak kanserinin erken bir belirtisi olabilir. Bu yüzden, özellikle ailede bağırsak kanseri öyküsü olanlar, kabızlığı hafife almamalı.
* Bazı İlaçlar: Ağrı kesiciler, antidepresanlar, demir takviyeleri gibi bazı ilaçlar da kabızlığa yol açabilir.
Kabızlıkla nasıl başa çıkabiliriz?
Öncelikle, altta yatan bir sağlık sorunu olup olmadığını anlamak için bir doktora danışmak şart. Doktorunuz gerekli gördüğü takdirde bazı testler isteyebilir. Eğer ciddi bir sorun yoksa, yaşam tarzınızda yapabileceğiniz bazı değişikliklerle kabızlığı önleyebilir veya hafifletebilirsiniz:
* Bol su için: Sıvı alımı, dışkının yumuşamasına yardımcı olur. Günde en az 8 bardak su içmeye çalışın.
* Lifli beslenin: Meyve, sebze, kuru baklagiller ve tam tahıllar lif açısından zengin besinlerdir.
* Düzenli egzersiz yapın: Fiziksel aktivite, bağırsak hareketlerini düzenlemeye yardımcı olur.
* Tuvalet alışkanlıklarınızı düzenleyin: Her gün aynı saatte tuvalete gitmeye çalışın ve ihtiyacınız olduğunda ertelemeyin.
* Probiyotikler: Yoğurt, kefir gibi probiyotik içeren besinler bağırsak florasını düzenlemeye yardımcı olabilir.
Kabızlık "önemsiz" bir sorun gibi görünse de, bazen daha ciddi sağlık problemlerinin habercisi olabilir. Bu yüzden, kronik kabızlık yaşıyorsanız, mutlaka bir doktora danışmalı ve gerekli önlemleri almalısınız. Sağlığınızı ihmal etmeyin, kendinize iyi bakın!
0 Yorum